AnasayfaDuman'la Asrın Geyiği
● яσ¢κeя τeam ● :: RØCK :: Duman
1 sayfadaki 1 sayfası
Duman'la Asrın Geyiği
tarafından Secret Ptsi Ağus. 18, 2008 4:18 pm
Eski ama komik 
Duman’la asrın geyiği!
İki yıl aradan sonra Duman,yeni albümü “Seni Kendime Sakladım” ile huzurlarında…Uzuuun bir röportaj yapmak üzere bir araya geldik.Albümden konuştuk,bundan sonra neler yapacaklarından…Ve son olarak da “olduğu kadarıyla” Duman üyelerini birazcık yakından tanımaya çalıştık…(Nilüfer Karacığan)
-Yeni Albüm 4 Temmuz itibariyle çıktı.Nasıl geçti hazırlık aşamalarınız?
Batuhan:İşte stüdyoya gittik. Hazırlanan parçaları prova ederek çalmaya başladık. Stüdyoda çalışa çalışa albüm çıktı.
-En son konuştuğumuzda aylardan kasımdı ve iki aya kadar çıkacaktı albüm.Neden temmuza sarktı? Parçalar mı yetişmedi ya da neyi beklediniz?
Kaan:Biz kayıtları yaptık ama daha sonra kapak,albüm tasarımı gibi bizim dışımızda gelişen olaylar yüzünden uzadı.
-Bu arada Ari,sen de beste ve söz yazmışsın iki parçaya (‘Aman Aman’ ve ‘Sayın Bayan’ ) çok da güzel olmuş.
Ari:Teşekkür ederim.
-Nereden ilham aldın peki?
Ari:Vardı zaten parçalarım.Bu albümde ilgilenecek fırsatımız oldu zaman ayırdık.Güzel olunca da albüme koyduk.
-Neden bu albümde cover yok?
Kaan:Çünkü artık biz konser albümleri yapıyoruz ve bu konser albümlerinde söz konusu cover’ları zaten değerlendiriyoruz.Stüdyo albümlerinde sadece kendi bestelerimie yer vereceğimiz bir alan oldu.Böyle bir karar aldık.Eskiden konser albümü yoktu ama artık gerek yok diye düşünüyoruz cover’ların albümde olmasına.
-Bu arada Rockİstanbul’da da izledim sizi.Harikaydınız! Konserde ‘Beni Yak’la Pink Floyd’un ‘In the Wall’unu harmanlayarak yaptığınız geçişler muhteşemdi.
Kaan:Çok sağol.Doğru söylüyorsun, bazı parçalarda öyle kopuyoruz. Eğleniyoruz biz de.
-Klip düşünüyor musunuz?
Kaan:Biz zaten “Klip çekelim,yapalım.” Adamı değiliz.Şirket uygun görürüse,isterse bir klip çekeriz ama hiç çekmezlerse de ne hoş olur,biz de istemiyoruz çünkü.
Ari: Hangi parçaya olacağı da bizim için fark etmiyor zaten.
Batuhan:Aslında albümde olmayan bir parçaya klip çeksek daha iyi olur.
-Sizin bu albümdeki en favori şarkınız hangisi?
Ari:On ikisi…
-Şimdi turneniz başlayacak sanırım…
Kaan:17 Temmuz’da başlıyoruz…Solar Beach’de
-Turne kapsamında nereler olacak? Gidilecek yerleri neye göre belirlediniz?
Kaan:Yazlık yöreler olarak belirledik.Ayvalık var mesela,Kuşadası,Bodrum,Side var. Ankara, İzmir gibi büyük şehirler daha eylüle kayacak.
-Ne zaman son bulacak turne?
Kaan:Eylül ortasını bulur.
-Ooo yandınız!
Kaan:Yanacağız bayağı.
-Gidip de dönmemecesine mi olacak peki?
Kaan:Belki bir ara bulursak İstanbul’a döneriz,bakalım göreceğiz.
-Kışın sabit olarak bir yerlerde çalmayı düşünüyor musunuz?
Kaan:Daha önce hiç çalmamıştık ki,yine çalmayız.
-Kayıtlarda neden Alen ile çalışmadınız?
Kaan:Konser albümü yaptık Alen ile..Daha önce çalışmıştık kayıtlarda, sadece bu albümde Cengiz’le çalışıldı. İki tane değerli arkadaşımız var, hangisi bize zaman ayırabiliyorsa, onunla çalışıyoruz.
-Alen’le yollarınızı ayırma gibi bir durumunuz yok yani?
Kaan:Yok, şimdi turneye birlikte çıkacağız mesela. Öyle bir şey söz konusu değil.Hem arkadaşız, hem de müziğimizi paylaşıyoruz kendisiyle.
Röportajımızın birinci aşaması burada bitiyor.Kaan tam “ne kolay oldu ağrısız sızısız atlattık” diye sevinirken, röportajın bir diğer aşamasından söz ediyorum. Hepsinin beti benzi atıyor tabii..!! Hele konsepti duyunca daha da bir geriliyorlar.Haklılar da…
Konsept şudur:Duman üyelerini teker teker odaya çağırıp, birbirleri hakkında ne düşündüklerini soracağım. Sonrasında da cevaplarını kıyaslayacağım…”Birbirlerini ne kadar iyi tanıyorlar” öğrenelim hesaaaaabbııııı….!!!
Aslında Duman’ı bozar böyle şeyler! Ama ben ne yapayım…Hep da aynı mevzular konuşulmaz ki! “Albüm nasıl? Klip gelecek mi? Turne olacak mı..” Zaten aşk meşk mevzularına da giremiyoruz (!)… Ne kalıyor geriye? Biraz da ne yaparlar ne ederler bilmek lazım değil midir? İknalar ve uzun süren pazarlıklar neticesinde yepyeni bir konsept belirliyoruz hep birlikte. O da şu: Hazırladığım soruları, hepsine aynı anda soracağım!!!
Sonuç:Eh, tabii çıkan sonuç bir facia!..Uğraşsak, bir röportajı bu kadar geyiğe döndüremezdik.Biz çooooook güldük, çoook eğlendik. Hatta ben kaseti cözerken daha da çok güldüm.
İşte asrın geyiği!
-Bu albümdekiler da dahil olmak üzere, şu ana kadar ki en favori şarkınız size göre hangisi?
Kaan:Besteleyip kaydeden bir insan olarak hiçbir ayrım yapamıyorum.Benim için hepsinin ayı bir güzelliği var.Bu daha çok: “Duman’ın hangi parçasını beğeniyorsunuz?” şeklinde dinleyicilere yöneltilecek bir soru aslında. Aklıma gelmiyor yani, birini söylesem, öbürü bozulacak parçaların.
Ari: Hepsine ayrı emek veriliyor o yüzden ayırt edebilmem mümkün değil.
Batuhan:”Bir insan evlatlarından birini diğerinden ayırabilir mi?” diyorum ben.
-Konserden hemen önce ne yaparsınız?
Kaan:Sahne arkasında sound-check yaparım grup arkadaşlarımla…”Hangi parçayla girelim,konser esnasında neler yapalım” bunları konuşuruz. Hep beraber muhabbet ederiz. Ari’ya sorarım mesela “Abi nasılsın? Batuhan’a derim “Nasıl keyifler? şekil odur yani.
Ari:Ben de işte "İyiyim" falan diye cevap veriyorum.
-Yaaa,aaa cevap istiyorum…Ari cevap bekliyorum…
Ari: Biraz bir şeyler içip rahatlıyoruz.Sakin bir şekilde konserin başlamasını bekliyoruz.Duruyoruz yani.
Batuhan:Bekliyoruz konser saatini, Ne çalacağımızı düşünüyoruz hep bir ağızdan. Rahatlıyoruz oturuyoruz.
-Konserden hemen sonra ne yapıyorsunuz?
Kaan:Ortamına göre insanlarla kaynaşıp imza dağıtmak veya işte merhabalaşmak, sarılmak olayı varsa ona bakıyoruz, yoksa hemen arabaya binip otele ya da evlerimize gidiyoruz.
Ari:Beraber hareket ediyoruz mecburen.Çünkü grup olduğumuz için onlar arkadaşlarla tokalaşırken, selamlaşırken “Hadi çocuklar ben kaçtım” demek olmaz.O da oluyor gerçi…
Batuhan:Konserden hemen sonra derken…
-Evet,hemen sonra derken ne bileyim,terinizi silip suyunu falan içmez misiniz?.. Yani anlamadım!
Kaan:Ter suyu içiyoruz.
Batuhan:Suyumuzu içiyoruz tabi. Dinleniyoruz işte…Sonra tanışmak isteyenler varsa tanışıyoruz.
Ari:En son da terimizi siliyoruz!
-Aman yahu,nasıl sardınız mevzuyu.Geçiyorum diğer soruya…Sahneda bir şeyler ters gittiğinde ne yaparsınız?
Kaan:Düzeltmeye çabalarız.Eren var bizim yardımcımız, ne bileyim mesela mikrofon düşer, amfide bir şey çıkar, ses kötü gelir, hemen bizim yardımcı Eren atlar sahneye ve onu düzeltir.Problemin nerede olduğu önemsizdir.
Ari:Eren’i çağırırım ben de. Aynı grupta olduğumuz için, asistan da aynı. Onun için ben de aynı kişiyi çağırmak durumunda kalıyorum maalesef.
-Sende mi Eren’i çağıracaksın Batuhan? Hayır, yani Eren’i çağırmadan önce bir lanet de okuyabilirsin, hani bir şeyler yolunda gitmiyor anlamında…Otomatiğe bağlamış gibi Eren’e mi sesleniyorsunuz hepiniz?
Batuhan:Peki, önce “Hay aksi!” derim içimden. Bakarım öyle bir sorun gerçekten var mı? Yoksa bana mı öyle geliyor diye…Sonra da Eren var bizim onu çağırırım veya sesle ilgili bir problem varsa mikserci arkadaşı çağırırım falan…
-Takıntılarınız var mı? Tikiniz falan?
Kaan:Valla vardır muhtemelen bir sürü. Ne bileyim bazen hiçbir tarafımın durmadığı, her tarafın harekete geçtiği anlar olur. Ben de sonradan izliyorum kendimi…Bilmiyorum olabilir.
Ari:Bilmiyorum bakmadım ama vardır herhalde.
-“Sen şuna da çok takıksın” diyen olmuyor mu mesela?
Ari: Oluyor ama konu belirtmiyorlar. Genel anlamda rahatımdır ben.
Batuhan: Yani, vardır tabii mutlaka.Metronom tiki var bizde mesela.
-Neyyyse, sinirlendiğiniz zaman ne yaparsınız?
Kaan: Neden sinirlendiğimi araştırırım. Bağırabilirim,çağırabilirim, herkes gibi sinirleniyorum ben de ama fazla sinirlenmemeye çalışıyorum genelde.
Ari: Oturup hüngür hüngür ağlarım. Hıçkıra hıçkıra…Ama genelde pek fazla sinirlenen bir insan değilim ben.
-Ne güzel yahu, hepinizin sinirleri alınmış ne mutlu size…
Batuhan: Genelde sinirlenmiyoruz.Niye bilmiyorum ama hiç sinirlendiğimizi görmedim.
-Pekiiii stresle nasıl başa çıkarsınız?
Kaan: Gitar çalarım, play-station oynarım, gazete okurum…
Ari:Hepsini sayma bize kalmıyor abi!..
Kaan:Yani stres yapan olayı ortadan kaldırma yoluna giderim.
Ari: Ben de takarım bir film onu seyrederim.
Batuhan:Soru sinirlenince ne yapıyor muyduk?
Kaan: Hayır abi. Sinir, stres öyle gidiyor…
Batuhan: Bir takım uğraşlara kendimi vererek atlatmaya çalışırım stresi.
-Ne gibi uğraşlar olur bunlar?
Batuhan:İşte artık elimden ne geliyorsa, gitar çalarım, bir takım rahatlatıcı öğeleri kullanarak unutmaya çalışırım. “Elimizden geleni ardımıza ko’muyoruz” yani öyle söyleyeyim.
-Tatil için nereyi tercih edersiniz?
Kaan: Yaz aylarında deniz olan yerleri tercih ediyorum.
-Nasıl yerler mesela?
Kaan:Ne bileyim; sahil, deniz, Ölü Deniz =)
-Eeee kışları?
Kaan:Kışları da…
…kar olan yerler olmasın?
Kaan: Fazla tatil yapmıyoruz galiba ya, çalıyoruz ediyoruz. Bizim tatilimiz zaten turneler.
Ari:Tatile ihtiyacımız yok bizim. Hayatımız tatil. Böyle politik bir cevap vermek istiyorum…
Batuhan:Ben soruyu harbiden unuttum bu sefer!
-Tatil mekanınız???
Batuhan:Deniz olsa fena olmaz, güneş de olsun. Ama özellikle söyleyeceğim bir yer yok.Zaten biz turnelerde bol bol geziyoruz, Yazlık yerlerde çalarak tatilimizi yapıyoruz.
-En yakın dostunuzun adı?
Kaan:İşte en yakın dostumuz grup üyelerimiz onun haricinde, Yakup var, Gökhan var…
-Aaa,saydı ciddi ciddi, var mı acaba böyle insanlar hakikaten, şüphe ettim şimdi.
Kaan:Var, var.
Ari: Benim de grup arkadaşlarım var takdir edersiniz…Yusuf var, kardeşim var Lori. Pek arkadaşım yok aslında. Yalnız bir insanım.
Batuhan: İşte grup arkadaşlarımız var…
Kaan: Onu parantez içinde bildiriyoruz.
Batuhan: Onun dışında Koca Barış var, Murat Ercan var, Ari var, Kaan var…
-Şimdiye kadar geçirdiğin en ağır hastalık nedir?
Kaan:Domuz gribi…Yok öyle büyük hastalık, Hatırlamıyorum öyle büyük hastalık. Hatırlamıyorum. Müzik diyelim.
Ari:Apandisit ameliyatı oldum, hastalık sayılırsa…
Batuhan:Kuduz! Hastalık falan yok bizde ya, hafif aklımızda var biraz…
-Maddiyat mı, maneviyat mı?
Kaan:Sence?
-Ben bilmem, maneviyat olmasın?
Kaan:Yani…
Ari:Ben de sanırım bu soruya aynı şekilde cevap vereceğim.
-Hemen aynı cevabı ver sende Batuhan!
Batuhan:İkisi de tabii.
-Bakın gördünüz mü değişik bir cevap geldi.
Kaan: Mecburduk!
-Sen Ari’yi nasıl tanımlarsın Kaan?
Kaan: İyi bir çocuk yani. İnsanoğlu olarak…
-Biraz daha belirleyici bir cümle kurmak gerekirse…
Kaan: Erkek! İyi biri.
Ari: Kelimeler yetmez beni anlatmaya değil mi?
Kaan:İşte biz fazla konuşmuyoruz birbirimiz hakkında böyle.
-Ari sen de bir şey söyle?
Ari:Ne, ne söyleyeceğim? Kendim hakkında mı?
-Aman be yahu kafa mı kaldı!!.... Kaan hakkında söyle bari…
Ari: İyi bir insan kendisi.
-Batuhan sen anlat Kaan’ı….
Batuhan: Ben bilmiyorum Şu anda tanıştık, şimdi gördük.
(Daha uzun uzun kombide edecektik birbirleri hakkında ne düşündüklerini ama bu kadarı bizim için yeterli oldu.Nasılsa cevaplar yine aynı olurdu…)
-Tamam bitti test-röportaj işkenceniz, mutlu musunuz?
Ari:Sen?
Kaan:Ben hiç mutlu değilim.Bitmesin!!!
-Yıprattınız beni…
Ari:Çok teşekkür ederiz.
Kaan:İşte biz albüm yaptık…
-Kaan sen mesela sahneye hep aynı eşofman ve gömlekle çıkıyorsun…
Kaan: Tişört de giyerim ara sıra.
-Tişörtü içine giyiyormuşsun, sonra gömleğini çıkartıyormuşsun, tişörtle kalıyormuşsun… Dikkatını çekmiş okurlarımızın…
Kaan: Mantıklı ama değil mi?
-Çoook!!
Ari:Bu bir takıntı diye mi soruyorsun?...
Batuhan: Takıntılarımız var mı bizim? Soru bu muydu?
Kaan:O eski soruydu.Yine de cevap versin…
Duman’la asrın geyiği!
İki yıl aradan sonra Duman,yeni albümü “Seni Kendime Sakladım” ile huzurlarında…Uzuuun bir röportaj yapmak üzere bir araya geldik.Albümden konuştuk,bundan sonra neler yapacaklarından…Ve son olarak da “olduğu kadarıyla” Duman üyelerini birazcık yakından tanımaya çalıştık…(Nilüfer Karacığan)
-Yeni Albüm 4 Temmuz itibariyle çıktı.Nasıl geçti hazırlık aşamalarınız?
Batuhan:İşte stüdyoya gittik. Hazırlanan parçaları prova ederek çalmaya başladık. Stüdyoda çalışa çalışa albüm çıktı.
-En son konuştuğumuzda aylardan kasımdı ve iki aya kadar çıkacaktı albüm.Neden temmuza sarktı? Parçalar mı yetişmedi ya da neyi beklediniz?
Kaan:Biz kayıtları yaptık ama daha sonra kapak,albüm tasarımı gibi bizim dışımızda gelişen olaylar yüzünden uzadı.
-Bu arada Ari,sen de beste ve söz yazmışsın iki parçaya (‘Aman Aman’ ve ‘Sayın Bayan’ ) çok da güzel olmuş.
Ari:Teşekkür ederim.
-Nereden ilham aldın peki?
Ari:Vardı zaten parçalarım.Bu albümde ilgilenecek fırsatımız oldu zaman ayırdık.Güzel olunca da albüme koyduk.
-Neden bu albümde cover yok?
Kaan:Çünkü artık biz konser albümleri yapıyoruz ve bu konser albümlerinde söz konusu cover’ları zaten değerlendiriyoruz.Stüdyo albümlerinde sadece kendi bestelerimie yer vereceğimiz bir alan oldu.Böyle bir karar aldık.Eskiden konser albümü yoktu ama artık gerek yok diye düşünüyoruz cover’ların albümde olmasına.
-Bu arada Rockİstanbul’da da izledim sizi.Harikaydınız! Konserde ‘Beni Yak’la Pink Floyd’un ‘In the Wall’unu harmanlayarak yaptığınız geçişler muhteşemdi.
Kaan:Çok sağol.Doğru söylüyorsun, bazı parçalarda öyle kopuyoruz. Eğleniyoruz biz de.
-Klip düşünüyor musunuz?
Kaan:Biz zaten “Klip çekelim,yapalım.” Adamı değiliz.Şirket uygun görürüse,isterse bir klip çekeriz ama hiç çekmezlerse de ne hoş olur,biz de istemiyoruz çünkü.
Ari: Hangi parçaya olacağı da bizim için fark etmiyor zaten.
Batuhan:Aslında albümde olmayan bir parçaya klip çeksek daha iyi olur.
-Sizin bu albümdeki en favori şarkınız hangisi?
Ari:On ikisi…
-Şimdi turneniz başlayacak sanırım…
Kaan:17 Temmuz’da başlıyoruz…Solar Beach’de
-Turne kapsamında nereler olacak? Gidilecek yerleri neye göre belirlediniz?
Kaan:Yazlık yöreler olarak belirledik.Ayvalık var mesela,Kuşadası,Bodrum,Side var. Ankara, İzmir gibi büyük şehirler daha eylüle kayacak.
-Ne zaman son bulacak turne?
Kaan:Eylül ortasını bulur.
-Ooo yandınız!
Kaan:Yanacağız bayağı.
-Gidip de dönmemecesine mi olacak peki?
Kaan:Belki bir ara bulursak İstanbul’a döneriz,bakalım göreceğiz.
-Kışın sabit olarak bir yerlerde çalmayı düşünüyor musunuz?
Kaan:Daha önce hiç çalmamıştık ki,yine çalmayız.
-Kayıtlarda neden Alen ile çalışmadınız?
Kaan:Konser albümü yaptık Alen ile..Daha önce çalışmıştık kayıtlarda, sadece bu albümde Cengiz’le çalışıldı. İki tane değerli arkadaşımız var, hangisi bize zaman ayırabiliyorsa, onunla çalışıyoruz.
-Alen’le yollarınızı ayırma gibi bir durumunuz yok yani?
Kaan:Yok, şimdi turneye birlikte çıkacağız mesela. Öyle bir şey söz konusu değil.Hem arkadaşız, hem de müziğimizi paylaşıyoruz kendisiyle.
Röportajımızın birinci aşaması burada bitiyor.Kaan tam “ne kolay oldu ağrısız sızısız atlattık” diye sevinirken, röportajın bir diğer aşamasından söz ediyorum. Hepsinin beti benzi atıyor tabii..!! Hele konsepti duyunca daha da bir geriliyorlar.Haklılar da…
Konsept şudur:Duman üyelerini teker teker odaya çağırıp, birbirleri hakkında ne düşündüklerini soracağım. Sonrasında da cevaplarını kıyaslayacağım…”Birbirlerini ne kadar iyi tanıyorlar” öğrenelim hesaaaaabbııııı….!!!
Aslında Duman’ı bozar böyle şeyler! Ama ben ne yapayım…Hep da aynı mevzular konuşulmaz ki! “Albüm nasıl? Klip gelecek mi? Turne olacak mı..” Zaten aşk meşk mevzularına da giremiyoruz (!)… Ne kalıyor geriye? Biraz da ne yaparlar ne ederler bilmek lazım değil midir? İknalar ve uzun süren pazarlıklar neticesinde yepyeni bir konsept belirliyoruz hep birlikte. O da şu: Hazırladığım soruları, hepsine aynı anda soracağım!!!
Sonuç:Eh, tabii çıkan sonuç bir facia!..Uğraşsak, bir röportajı bu kadar geyiğe döndüremezdik.Biz çooooook güldük, çoook eğlendik. Hatta ben kaseti cözerken daha da çok güldüm.
İşte asrın geyiği!
-Bu albümdekiler da dahil olmak üzere, şu ana kadar ki en favori şarkınız size göre hangisi?
Kaan:Besteleyip kaydeden bir insan olarak hiçbir ayrım yapamıyorum.Benim için hepsinin ayı bir güzelliği var.Bu daha çok: “Duman’ın hangi parçasını beğeniyorsunuz?” şeklinde dinleyicilere yöneltilecek bir soru aslında. Aklıma gelmiyor yani, birini söylesem, öbürü bozulacak parçaların.
Ari: Hepsine ayrı emek veriliyor o yüzden ayırt edebilmem mümkün değil.
Batuhan:”Bir insan evlatlarından birini diğerinden ayırabilir mi?” diyorum ben.
-Konserden hemen önce ne yaparsınız?
Kaan:Sahne arkasında sound-check yaparım grup arkadaşlarımla…”Hangi parçayla girelim,konser esnasında neler yapalım” bunları konuşuruz. Hep beraber muhabbet ederiz. Ari’ya sorarım mesela “Abi nasılsın? Batuhan’a derim “Nasıl keyifler? şekil odur yani.
Ari:Ben de işte "İyiyim" falan diye cevap veriyorum.
-Yaaa,aaa cevap istiyorum…Ari cevap bekliyorum…
Ari: Biraz bir şeyler içip rahatlıyoruz.Sakin bir şekilde konserin başlamasını bekliyoruz.Duruyoruz yani.
Batuhan:Bekliyoruz konser saatini, Ne çalacağımızı düşünüyoruz hep bir ağızdan. Rahatlıyoruz oturuyoruz.
-Konserden hemen sonra ne yapıyorsunuz?
Kaan:Ortamına göre insanlarla kaynaşıp imza dağıtmak veya işte merhabalaşmak, sarılmak olayı varsa ona bakıyoruz, yoksa hemen arabaya binip otele ya da evlerimize gidiyoruz.
Ari:Beraber hareket ediyoruz mecburen.Çünkü grup olduğumuz için onlar arkadaşlarla tokalaşırken, selamlaşırken “Hadi çocuklar ben kaçtım” demek olmaz.O da oluyor gerçi…
Batuhan:Konserden hemen sonra derken…
-Evet,hemen sonra derken ne bileyim,terinizi silip suyunu falan içmez misiniz?.. Yani anlamadım!
Kaan:Ter suyu içiyoruz.
Batuhan:Suyumuzu içiyoruz tabi. Dinleniyoruz işte…Sonra tanışmak isteyenler varsa tanışıyoruz.
Ari:En son da terimizi siliyoruz!
-Aman yahu,nasıl sardınız mevzuyu.Geçiyorum diğer soruya…Sahneda bir şeyler ters gittiğinde ne yaparsınız?
Kaan:Düzeltmeye çabalarız.Eren var bizim yardımcımız, ne bileyim mesela mikrofon düşer, amfide bir şey çıkar, ses kötü gelir, hemen bizim yardımcı Eren atlar sahneye ve onu düzeltir.Problemin nerede olduğu önemsizdir.
Ari:Eren’i çağırırım ben de. Aynı grupta olduğumuz için, asistan da aynı. Onun için ben de aynı kişiyi çağırmak durumunda kalıyorum maalesef.
-Sende mi Eren’i çağıracaksın Batuhan? Hayır, yani Eren’i çağırmadan önce bir lanet de okuyabilirsin, hani bir şeyler yolunda gitmiyor anlamında…Otomatiğe bağlamış gibi Eren’e mi sesleniyorsunuz hepiniz?
Batuhan:Peki, önce “Hay aksi!” derim içimden. Bakarım öyle bir sorun gerçekten var mı? Yoksa bana mı öyle geliyor diye…Sonra da Eren var bizim onu çağırırım veya sesle ilgili bir problem varsa mikserci arkadaşı çağırırım falan…
-Takıntılarınız var mı? Tikiniz falan?
Kaan:Valla vardır muhtemelen bir sürü. Ne bileyim bazen hiçbir tarafımın durmadığı, her tarafın harekete geçtiği anlar olur. Ben de sonradan izliyorum kendimi…Bilmiyorum olabilir.
Ari:Bilmiyorum bakmadım ama vardır herhalde.
-“Sen şuna da çok takıksın” diyen olmuyor mu mesela?
Ari: Oluyor ama konu belirtmiyorlar. Genel anlamda rahatımdır ben.
Batuhan: Yani, vardır tabii mutlaka.Metronom tiki var bizde mesela.
-Neyyyse, sinirlendiğiniz zaman ne yaparsınız?
Kaan: Neden sinirlendiğimi araştırırım. Bağırabilirim,çağırabilirim, herkes gibi sinirleniyorum ben de ama fazla sinirlenmemeye çalışıyorum genelde.
Ari: Oturup hüngür hüngür ağlarım. Hıçkıra hıçkıra…Ama genelde pek fazla sinirlenen bir insan değilim ben.
-Ne güzel yahu, hepinizin sinirleri alınmış ne mutlu size…
Batuhan: Genelde sinirlenmiyoruz.Niye bilmiyorum ama hiç sinirlendiğimizi görmedim.
-Pekiiii stresle nasıl başa çıkarsınız?
Kaan: Gitar çalarım, play-station oynarım, gazete okurum…
Ari:Hepsini sayma bize kalmıyor abi!..
Kaan:Yani stres yapan olayı ortadan kaldırma yoluna giderim.
Ari: Ben de takarım bir film onu seyrederim.
Batuhan:Soru sinirlenince ne yapıyor muyduk?
Kaan: Hayır abi. Sinir, stres öyle gidiyor…
Batuhan: Bir takım uğraşlara kendimi vererek atlatmaya çalışırım stresi.
-Ne gibi uğraşlar olur bunlar?
Batuhan:İşte artık elimden ne geliyorsa, gitar çalarım, bir takım rahatlatıcı öğeleri kullanarak unutmaya çalışırım. “Elimizden geleni ardımıza ko’muyoruz” yani öyle söyleyeyim.
-Tatil için nereyi tercih edersiniz?
Kaan: Yaz aylarında deniz olan yerleri tercih ediyorum.
-Nasıl yerler mesela?
Kaan:Ne bileyim; sahil, deniz, Ölü Deniz =)
-Eeee kışları?
Kaan:Kışları da…
…kar olan yerler olmasın?
Kaan: Fazla tatil yapmıyoruz galiba ya, çalıyoruz ediyoruz. Bizim tatilimiz zaten turneler.
Ari:Tatile ihtiyacımız yok bizim. Hayatımız tatil. Böyle politik bir cevap vermek istiyorum…
Batuhan:Ben soruyu harbiden unuttum bu sefer!
-Tatil mekanınız???
Batuhan:Deniz olsa fena olmaz, güneş de olsun. Ama özellikle söyleyeceğim bir yer yok.Zaten biz turnelerde bol bol geziyoruz, Yazlık yerlerde çalarak tatilimizi yapıyoruz.
-En yakın dostunuzun adı?
Kaan:İşte en yakın dostumuz grup üyelerimiz onun haricinde, Yakup var, Gökhan var…
-Aaa,saydı ciddi ciddi, var mı acaba böyle insanlar hakikaten, şüphe ettim şimdi.
Kaan:Var, var.
Ari: Benim de grup arkadaşlarım var takdir edersiniz…Yusuf var, kardeşim var Lori. Pek arkadaşım yok aslında. Yalnız bir insanım.
Batuhan: İşte grup arkadaşlarımız var…
Kaan: Onu parantez içinde bildiriyoruz.
Batuhan: Onun dışında Koca Barış var, Murat Ercan var, Ari var, Kaan var…
-Şimdiye kadar geçirdiğin en ağır hastalık nedir?
Kaan:Domuz gribi…Yok öyle büyük hastalık, Hatırlamıyorum öyle büyük hastalık. Hatırlamıyorum. Müzik diyelim.
Ari:Apandisit ameliyatı oldum, hastalık sayılırsa…
Batuhan:Kuduz! Hastalık falan yok bizde ya, hafif aklımızda var biraz…
-Maddiyat mı, maneviyat mı?
Kaan:Sence?
-Ben bilmem, maneviyat olmasın?
Kaan:Yani…
Ari:Ben de sanırım bu soruya aynı şekilde cevap vereceğim.
-Hemen aynı cevabı ver sende Batuhan!
Batuhan:İkisi de tabii.
-Bakın gördünüz mü değişik bir cevap geldi.
Kaan: Mecburduk!
-Sen Ari’yi nasıl tanımlarsın Kaan?
Kaan: İyi bir çocuk yani. İnsanoğlu olarak…
-Biraz daha belirleyici bir cümle kurmak gerekirse…
Kaan: Erkek! İyi biri.
Ari: Kelimeler yetmez beni anlatmaya değil mi?
Kaan:İşte biz fazla konuşmuyoruz birbirimiz hakkında böyle.
-Ari sen de bir şey söyle?
Ari:Ne, ne söyleyeceğim? Kendim hakkında mı?
-Aman be yahu kafa mı kaldı!!.... Kaan hakkında söyle bari…
Ari: İyi bir insan kendisi.
-Batuhan sen anlat Kaan’ı….
Batuhan: Ben bilmiyorum Şu anda tanıştık, şimdi gördük.
(Daha uzun uzun kombide edecektik birbirleri hakkında ne düşündüklerini ama bu kadarı bizim için yeterli oldu.Nasılsa cevaplar yine aynı olurdu…)
-Tamam bitti test-röportaj işkenceniz, mutlu musunuz?
Ari:Sen?
Kaan:Ben hiç mutlu değilim.Bitmesin!!!
-Yıprattınız beni…
Ari:Çok teşekkür ederiz.
Kaan:İşte biz albüm yaptık…
-Kaan sen mesela sahneye hep aynı eşofman ve gömlekle çıkıyorsun…
Kaan: Tişört de giyerim ara sıra.
-Tişörtü içine giyiyormuşsun, sonra gömleğini çıkartıyormuşsun, tişörtle kalıyormuşsun… Dikkatını çekmiş okurlarımızın…
Kaan: Mantıklı ama değil mi?
-Çoook!!
Ari:Bu bir takıntı diye mi soruyorsun?...
Batuhan: Takıntılarımız var mı bizim? Soru bu muydu?
Kaan:O eski soruydu.Yine de cevap versin…
Secret- Co-Admin
-
Mesaj Sayısı : 862
Yaş : 28
Location : Yersiz yutsuz bir insanım ben :D
LakaP : Zınaniye xD
Uyarı :
Aktiflik Puanı :
Ruh Hali :
Reputation : 125
Points : 146820
Kayıt tarihi : 04/04/08 -
Similar topics● яσ¢κeя τeam ● :: RØCK :: Duman
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz